Soyyiğitoğlu, yapmış olduğu açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Bazı beldeler, ilçeler, yerleşim yerlerdi vardır. Adımınızı atarken besmele çekersiniz. Bu yerlere bu anlamı katan; tarihi geçmişidir, geçmişten gelen kalıntılardır, orada yapılan savaşlar, verilen şehitlerdir, ereni, evliyası, türbesi, mukaddes yerleridir, tabii güzellikleri, verimli topraklarıdır, ırmağı, deresi, taşı toprağıdır. Karaman ilimizin en önemli tarihi ve turistik alanlarından biri Taşkale'dir. Taşkale'de 14 asır öncesinden kalma “Manazan Mağaraları” ile tarihi izaha lüzum görülmeyen bir yerleşim yeridir. Ayrıca kayalar oyularak yapılmış 250 adet 800 yıllık “Tahıl Ambarları” bulunmaktadır. 2013 yılında turizme açılmış “Astım mağarası” olarak da bilinen, 1356 metre uzunluğunda ülkenin en uzun mağaralarından “İnce Su mağarası” Taşkale'dedir. 5 Bin hektarlık çoğu ardıç ağaçlarından oluşan orman alanına sahiptir.

Mustafa Kemal Atatürk'ün baba soyundan Taşkale'den göçerek Makedonya'ya gittikleri bilinmektedir. Netice olarak Taşkale; sahip olduğu tarihi geçmişi, pınarları, dereleri, barajı ile şirin ve özel bir yerleşim yeridir ve her yıl turist çekmekte, tanındıkça da ziyaretler artmaktadır. Böylesi bir yer olduğu bilinmesine rağmen Taşkale bugün Mermer ocakları tarafından meraları yok edilmekte, ağaçları kesilmekte, ardıç ormanları tahrip edilmektedir. Bir taraftan ruhsat verilen Mermer ocaklarının sayısı da her geçen gün, gün geçtikçe artmaktadır. Orman bizim, yeşil bizim, dağ da bizim, taş ta bizimdir, bizim ülkemizin tarihidir, güzellikleridir... Bizler Taşkaleliler olarak köyümüzü güzelleştirmek için çabalarken para kazanmak uğruna tarihe ve doğal güzelliklere zarar verilmesinin bir izahı bulunmamaktadır. Bu gidişle Taşkale her tarafı delik deşik olmuş, ormanı, meraları, tarihi ve tabii güzellikleri yok edilmiş bir yer olacaktır. Hiç bir gerekçe tarihi alanları, tabii güzellikleri yok etmeye gerekçe olamaz. Taş yahut Mermer, başka yerlerden de çıkarılabilir. Olmazsa olmaz bir madde-maden değildir. Sonuç olarak çıkarılan altın dahi olsa tabiatın yok edilmesi düşünülemez. Bizler yöre insanları olarak mevcut bulunan Mermer ocaklarının kaldırılmasını, verilen tahribatın ilgili firmalar tarafından giderilmesini, hem Taşkale’ye hem ülkemize zarar veren bu işletmelerin ruhsatlarının iptal edilmesini ve bundan sonraki müracaatlar için yeni ruhsat veya izin verilmemesini istiyoruz.”