Türkiye Büyük Millet Meclisinin Açılışı ve Milli Egemenliğin 100. Yılında ebediyete intikal etmiş Türk büyüklerinin isimlerinin yaşatılması, gelecek nesillere tanıtılması amacıyla, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türk Ocakları Genel Merkezi arasında yapılan protokol gereği, ülkenin her yerinde Hatıra Ormanları yapılması planlandı. Bu kapsamda ilimizin Ayrancı ilçesinde uygun görülen bir bölge tahsis edilerek düzenlenecek olan ağaçlandırma etkinliği ile hatıra ormanına dönüştürülecek.

Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Türk Ocakları Karaman Şube Başkanı Yunus Turan; “Türkiye Büyük Millet Meclisinin Açılışı ve Milli Egemenliğin 100. Yılında ebediyete intikal etmiş Türk büyüklerinin isimlerinin yaşatılması, gelecek nesillere tanıtılması amacıyla, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türk Ocakları Genel Merkezi arasında yapılan protokol gereği, ülkenin her yerinde Hatıra Ormanları yapılması planlanmıştır.

Karaman Orman İşletme Müdürlüğümüzce Hatıra Ormanı eri olarak Ayrancı ilçemizde bir bölge uygun görülmüş ve tahsis edilmiştir.

Türk Ocağı Karaman Şubemiz tarafından hatıra ormanına, Türklerin ilk kadın komutanı olan "TOMRİS HATUN” adının verilmesi kararlaştırılmıştır.

Ağaç, toprak, vatan bilinci olan herkesi eş ve çocukları ile birlikte 22 Kasım Pazar günü saat 12.00 – 14.30 arası, ağaç dikme etkinliğimize bekliyoruz” dedi.

TOMRİS HATKUN KİMDİR?

MÖ 6. yüzyılda yaşadığı düşünülen ve bugün de Yakutlar olarak bilinen İskitlerin kadın Türk hakanıdır. Kocası öldüğü için İskitlerin başına geçmiştir. İsmi Öz Türkçedir ve günümüz kullanımıyla “Demir/Temir” anlamına gelmektedir.

Doğuda Çin Seddi’nden batıda Tuna Nehri’ne kadar, 40. ve 50. paraleller arasında, yaklaşık 7.000 km²’den fazla bir alana yayılmışlardır.

Kültürlerinin ana unsuru attır. Ok ve yay en bilinen silahlarıdır. Önemli liderleri arasında Alp Er Tunga bulunmaktadır. İskitler, Alp Er Tunga’nın kağanlığı döneminde en parlak dönemlerini yaşamışlardır. Bir diğer önemli liderleri ise Alp Er Tunga’nın da torunu olarak bilinen Tomris Hatun’dur.

İskit kadınları ata biner, ok atar, at üstünde kargı savurur ve düşmanla savaşırlardı. Kadınları üç düşman öldürmedikçe evlenmezlerdi. Savaşlara katılan bu kadınlar tıpkı erkekler gibi savaş taktikleri kullanıyordu.

İskit kadınlarının sağ göğüsleri yoktur. Çünkü kızlar daha çocukken anaları, bu iş için yapılmış tunçtan bir aleti şiddetle kızdırıp sağ memeye bastırarak dağlardı. Böylece memenin büyümesi önlenir, bütün kuvvet sağ omuz ve kola giderdi. Bu şekilde kadınlar gerek savaşlarda gerekse bozkır hayatının zorluklarına karşı daha güçlü mücadele etmişlerdir.

Pers Kralı Kyros, Tomris Hatun’un oğlunu hile ile tuzağa düşürüp esir alması sonucu Tomris’in oğlu “esir olmaktansa ölmeyi tercih edip” kendisini öldürünce, Tomris, Kyros’a bir mesaj göndermiş: “Olanlardan gururlanma, cesaret ile değil hile ile kazandın. Oğlumun ölüsünü bana geri ver ve ordularıma ettiğin hakarete rağmen cezalanmadan ülkemden çık git. Eğer böyle yapmazsan İskitlerin güneş tanrısı üzerine yemin ederim ki, ne kadar haris olursan ol seninle başa çıkacağım”. Demiştir.

Kyros, bu tehdide kulak asmayınca Tomris savaş hazırlıklarına başlayıp Kyros’un üzerine yürümüştür. Pers askerlerinin çok büyük bir bölümüyle beraber Kyros’da öldürülmüş ve böylece Pers ordusunu yenmeyi başarmışlardır. Savaşın ardından Tomris elinde kan dolu bir tulum ile ölüler arasında Kyros’un cesedini aramıştır. Kısa bir süre sonra Kyros’un cansız bedenini bulup kafasını kanla dolu olan tulumun içine sokmuş ve şu sözleri söylemiştir: “Canım sağ ve savaştan zaferle çıktım. Ama sen hileyle oğlumu yakalayarak onu öldürdün. Şimdi sana söz verdiğim gibi. Hayatında kan içmeye doymamıştın şimdi benim elimden kana doyuyorsun”.