Türk Eğitim-Sen Karaman Şubesi tarafından yayınlanan mesajda; “Bu gün “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dünyanın her yerinde kadın sorunlarının değişik açılardan değerlendirildiği özel bir gündür. Kadın toplumun koruyucu, birleştirici, dinamik bir unsurudur.

Kadının ilerlemesi önce sosyal adaleti ilgilendirmekle birlikte her yönüyle düşünülürse aynı zamanda çocuk, genç,  yaşlı,erkek vs. bir toplumsal sorundur. Dünya ülkelerinde ve ülkemizde nüfusun en az yarısı kadındır. Dolayısıyla sorunları çözülmüş bir kadın aynı zamanda sosyo-kültürel ve politik açıdan ileri bir toplum inşa etmektedir. Toplumsal cinsiyet algısının her geçen gün pozitifleştiği ülkemizde ne yazık ki kadına yönelik şiddetin can sıkıcı yükselişi bizleri bu konuda düşünmeye sevk etmektedir. Bu konuda kadını bizim dışımızda düşünmeye gerek yoktur. Yani uzakta değil, önce annemiz, kızımız, ablamız, eşimiz olarak düşünürsek konu direk kendimiz oluverir. Türk Milleti olarak etkileşimde olduğumuz birçok milletin kadına bakışını taklit etmeyeceğiz. Türk kadını tarih sahnesine çıktığı andan itibaren Tomris Hatun olup devlet yönetiminde destan yazmıştır. İçinde bulunduğumuz devletin bağımsızlığının yükselişinde Gördesli Makbule, Nezahat Onbaşı, Kılavuz Hatice, Halime Çavuş ve onlarcası olmuştur.

Kurulan cumhuriyette aydınlık yüzümüz olarak anne kimliğini bırakmadan her türlü sorunun çözümüne özveriyle koşmuştur

Günümüzde kadın sorunlarına kadın-erkek çatışmacı bakış açılarından uzak tamamlayıcı ve ilerici bakış açılarına gerek vardır. Öncelikle kadınlarımız konun öznesi olduğundan bu konulara ilgi ve birikimlerini daha çok göstermeleri bizi doğru neticelere götürecektir. Dünyada ki bütün kadınlar ancak kendi kültürel değerleriyle beslenirse daha mutlu ve üretken olabilir. Dolayısıyla kültürel kodlarımız üzerinden yükselen Türk Kadını kendi sorununa ve toplumuna daha çözümcü katkı sunabilecektir

Peygamber efendimizin asırlar önce kadına davranış, yaklaşım ve bu konudaki sözleri kadının anne, eş, insan olarak önemini yükseltmiştir. Sonrasında ise bağnaz algıların kurbanı olmuştur kadın.

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’te hayatta en çok anne ve vatanını sevdiğini söylemiş, annesini konunun merkezine koymuştur. Ve şöyle bir hatırlatma yapmıştır. “insan topluluğu kadın ve erkekten oluşmuştur. Mümkün müdür? Ki; bir cismin yarısı toprağa, zincirlere bağlı kaldıkça, öteki kısmı göklere yükselebilsin.”

Biz Türk Eğitim-SEN olarak hak mücadelesinde yol arkadaşımız olan kadın üyelerimizin, eğitim camiasındaki kadın meslektaşlarımızın ve tüm kadınların bu özel ve anlamlı gününü kutluyoruz” ifadeleri kullanıldı.