KMÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. İdris Nebi Uysal moderatörlüğünde, Dr. Öğretim Üyesi Onur Aykaç, Dr. Öğretim Üyesi Mert Öksüz, Dr. Sadık Ahmet İlkokulu Öğretmeni Burhanettin Saygılı’nın konuşmacı olarak katıldığı programa il ve üniversite protokolü, davetliler ve öğrenciler katıldı. 

Doç. Dr. İdris Nebi Uysal, mart ayının kültürümüzde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek şunları ifade etti: “12 Mart İstiklal Marşı’nın kabul edilmesi, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü, 21 Mart Nevruz Bayramı, 26 Mart Kütüphane Haftası başlangıcı ve bunlara ek olarak da Afrin’de kazanılmış zaferler. Bu sebeplerden dolayı mart ayı kültürel zenginliklerimizle dolu bir ay. Bugün burada Kütüphane Haftası dolayısıyla toplandık. Panelin düzenlenmesinde emeği geçen tüm kurum ve kişilere teşekkür ediyorum.”

“Okumak alışkanlıkların en güzelidir”

Panelde ilk olarak söz alan Dr. Öğretim Üyesi Onur Aykaç, “Bizler mürekkebin aktığı coğrafyadan geliyoruz. Geçmişten günümüze okumak her daim hayatımızda oldu. Eskiden beri süregelen üç geleneğimiz mevcut. Eskiden köy odalarında sesli okumalar yapılırdı. Daha sonra bu köylerde yapılan okumalar şehirlerde kıraathanelerde yapılmaya başlandı. Yeni dönemde ise kıraathanelerin yerini daha modern hali olan, kişisel ya da devlet eliyle açılan kitapkafeler aldı. Okumak alışkanlıkların en güzelidir. Okuma alışkanlığının sizi bırakmasını istemezseniz eğer o hiçbir zaman sizi bırakmaz unutmayın.” dedi.

“Okumak bilgi edinmenin en güzel yolu”

Panelde okumanın ve kitabın geçirdiği değişimden bahseden Dr. Öğretim Üyesi Mert Öksüz, “En eski yazı MÖ. 4 bin yıl öncesine ait tabletlere yazılmış. Okuma 4 bin yıl önce sesli yapılan bir eylemken son 200 yıldır bireysel olarak yapılmaktadır. Eskiden kitap fiyatları çok yüksekti ve sesli okuma yapılıyordu. Johannes Gutenberg’in matbaayı bulmasıyla kitap fiyatları düştü ve kitap ulaşılabilir hale geldi. Ardından gazetenin çıkmasıyla okuma oranı giderek arttı. 19. Yüzyılın gelmesiyle herkes kitaba ulaşabilir hale geldi ve üretim biçimi de değişti. Eskiden 16 sayfalık haftalık satılan kitaplar yerine herkesin kolay ve ucuz bir şekilde sahip olacağı kitaplar çıktı. Günümüzde ise teknolojiyle birlikte sanal okuma arttı ve odaklanma sorunu ortaya çıktı. Okuryazarlık oranı her geçen gün artıyor olsa da kitap okuma oranı azalıyor. Okuma bilgi edinmenin en güzel yoludur.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

“Beynin beslenmesi için kitaplara ihtiyacı vardır”

Panelde son olarak söz alan Öğretmen Burhanettin Saygılı ise yeni nesil çocukların özelliklerinden ve yeni nesil kütüphanelerin nasıl olması gerektiğinden bahsetti.

Saygılı, “Yeni nesil çocuklar ele avuca sığmayan, hareketli, özgüveni yüksek, dil becerisi gelişmiş özelliklere sahipler. Yeni nesil çocukların anneleri de eskiye nazaran daha bilinçli, dikkatli ve özenliler. Beynin beslenmesi için kitaplara ihtiyacı vardır. Bu yüzden çocuklar kitaplarla çok küçük yaşlarda tanıştırılmalı. Kütüphaneler de çocukların rahat edebilmeleri için dizayn edilmelidir.” dedi