İstanbul Merkez TEK Gıda İş Sendikası Genel Teşkilatlanma Uzmanı Yunus Durdu, Sendika İl Temsilcisi Orhan Soydan ve sendika üyeleri gazetemize ziyarette bulundular. Ziyarette Alman Şirketi olan DÖHLER firmasının Karaman’da bulunan fabrikasında yaşanan olaylarla ilgili olarak yerel basında yer alan haberin aslını yansıtmadığını belirten TEK Gıda İş Sendikası Genel Teşkilatlanma Uzmanı Durdu; TEK Gıda İş Sendikasının geçtiğimiz günlerde bazı yerel basın kuruluşlarındaki asılsız iddiaların çürütülmesi noktasında da şuan sizlerleyiz. Hem Yargıtayın kararıyla hem Çalışma Bakanlığının resmi onayıyla biz DÖHLER Fabrikasında yetkili sendikayız. 2016 yılında işçiler ana yasal haklarını kullanaraktan buradaki %50 +1 sayıyı yakalayarak sendikalaştılar ve bizlerde Çalışma Bakanlığına biz müracaat ettik.

Bizler Çalışma Bakanlığına müracaat ettikten sonra işyerlerine, yasanın istediği çoğunluğu sendika yakalamış, işyerinizde bu sendika toplu iş sözleşmesi yapma yetkisine sahiptir diye bir evrak geliyor. Bu evrak geldikten sonra her yerinde uluslararası bir firma DÖHLER, dünyanın her tarafında sözleşmeleri kabul ederken Türkiye’deki yasal işçilerin kullandığı haklara karşı duruyor. O yazı geldikten sonra 2016 yılında 32 tane işçi arkadaşımızı sendikaya üye oldukları için tazminatsız şekilde işten atıldı ve biz bu arkadaşlarımıza DÖHLER firmasına karşı TEK Gıda İş Sendikası olarak kötü niyet tazminatı açtık. Ve bu 32 arkadaşımızın lehine DÖHLER’in kötü niyetli olduğuna dair mahkeme karar verdi ve işveren ciddi anlamda tazminat ödemek zorunda kaldı.

5 yıl boyunca bizim bu yargılama süreci sürdü, 15.12 2020 tarihi itibariyle Yargıtay bizim burada yetkili sendika olduğumuzun kararını verdi. 2016 yılındaki sürecimiz 2020’ yılında tamamlandı. Biz Yargıtay’ın kararından sonra Çalışma Bakanlığına toplu iş sözleşmesi yetkisi için başvuruda bulunduk, bakanlıkta 01.01.2021 tarihi itibariyle burada toplu iş sözleşme sürecini başlatma yetkisini bizlere gönderdi. Ve biz 1 Ocak 2021 tarihi itibariyle bu işletmede toplu iş sözleşme yapılmasında yetkili sendika olarak Türkiye Ana Yasası, yasaları, hukuk nezninde her türlü yetkiye sahip bir kurumuz şuan.

Ama bizim bu yetkimiz onaylandıktan sonra DÖHLER işvereni içerideki sendika üyelerine baskı yapmaya başladı. Sendikadan istifa edin, biz buraya sendikayı sokmayacağız, biz sendikayla toplu iş sözleşmesi masasına oturmayacağız kesinlikle gibi basıklar oluşturmaya başladı.

Sendikadan istifa etmeyen, buradaki işverenin dediğini yapmayan işçilerden, başta 12 kişinin iş hakkını 29’uncu maddeden ahlak kuralları uymadıkları gerekçesiyle tazminatsız olaraktan fes etti.

Biliyorsunuz pandemi nedeniyle işten çıkartmalar yasaklandı, sadece ahlak kurallarına uymayan olursa orada bir esneklik olduğu için 12 işçi arkadaşımızı 29’uncu maddeden işten çıkardılar.

“İŞVERENİN SAFINA GEÇTİ”

Sendika temsilcisi olarak açıklamada bulunan kişi hakkında da önemli konulara değinen Durdu; “Biz kimsenin geçmişini bilmeyiz ötesini bilmeyiz, gelip burada sendikanın üyesi olup işverenle ilgili anlatılan sıkıntıları birebir buraya üye getirip bizimle beraber burada üyelik yapan arkadaşın biz sadece çalışmasına bakarız daha tanımadan.

Yasa gereği 3 tane temsilci atamamız gerekiyor, biz 3 tanesini atadık, o basın kuruluşuna açıklamalarda bulunan temsilci dedikleri arkadaş onlardan bir tanesiydi. Bu arkadaşın işverenin safına geçip, buradaki üye olanların isimlerini işverene aktararaktan, arkadaşlarının tekrar içerden telefonlarla aranıp, gelin sendikadan vazgeçin, sizin paranızı verelim size fazla para verelim, bu işten vazgeçin dediği noktada o çıkarılan arkadaştan 10 tanesi geri döndü ve orda işveren onlara belirli bir ücret ödedi.

Bu sefer 29’uncu maddeyi 25’inci maddeye çevirip ikinci bir çıkış yaptı arkadaşlar. Ve bunların içinde 2 tane arkadaşımızda kesinlikle biz bu şekilde kabul etmiyoruz, neyse yasa kanun neyi emrediyorsa biz ordayız, sendikamızdan da asla vazgeçmeyeceklerini ifade ettiler.

“ARKADAŞLARIMIZI 12 SAAT MESAİYE ZORLADILAR”

Durdu, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

“Baskılar içerden devam ederken, 6 tane işçi arkadaşımız 90 gün ücretsiz izine çıkardılar. Ve buradaki gerekçede, işimizin az olması, işçiye ihtiyaç olmaması noktasında, 6 kişi sırf sendikadan istifa etmedikleri için 90 gün ücretsiz izine çıkartıldı. Bunu yaptıktan sonra bu sefer gazeteye ilan verip portifçi almaya başladılar. Arkadaşları işten çıkarttığı gibi, dışardan da başka bir firmayla anlaşıp buraya yeni portifçiler almaya başlandı ve içerdeki işçi arkadaşlarımızı da 12 saat mesaiye zorlamaya başladılar.

Böyle bir ortam içerisinde bizde TEK Gıda iş sendikası olaraktan dün olduğu gibi bugünde Türkiye’nin her yerinde üyelerimizin haklı davasında 1300 liraya mahkûm edilen ve ücretiz izine çıkarılan işçi arkadaşlarımızın buradaki maaşlarını TEK Gıda İş Sendikası tarafından ödeyerekten bu işçi arkadaşlarımız, iş başı yapıncaya kadar da bu fabrikada toplu iş sözleşmesine gidinceye kadar biz arkadaşlarımızla beraberiz.

Biz Karaman’daki DÖHLER fabrikasının, uluslararası alandaki bütün ülkelerde yasalara uyarken, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki fabrikasında Karaman’da kurulu olan fabrikadaki çalışanların asgari ücretle çalıştırması, işçiler ana yasa hakkını istediklerinde bunları olmadığı kadar şiddetlice baskı, tehdit, şantaj, mobbing uygulayaraktan işten atma, içerdeki işçilerin servis otobüslerine kameralar, ses cihazları yerleştirerekten, fabrika duvarlarının kenarlarına tırları, otobüsleri çektirip dış kenarlarındaki duvarların yerine 2 şeritli jiletli teli teller çektirerekten kapının önünde işçilerin durmaması noktasında kenarlara işçilerin yaklaşmaması noktasında çok ciddi ve düşünülmesi gereken baskılarla karşı karşıyayız.

Tabi ki biz burada sendika, çalışanlar ve insan olarak böyle bir muameleye bir Alman şirketinin Karaman’ın evlatlarına, Türkiye’deki işçilere bunları yapmalarına asla kabul edemeyiz bunun içinde her türlü mücadelemizi vereceğiz. Biz buradan özellikle Karaman’ın güzide basının temsilcilerine Karaman’ın kanaat önderlerine, Karaman’ın siyasi partilerine, Karaman’ı yöneten vali beyden Karaman’ın evlatlarına sahip çıkmasını istiyoruz.

Biz mağduruz, toplu iş sözleşmesi yapmak istiyoruz, biz bu fabrikanın bacasının tütmesini istiyoruz. Biz DÖHLER’i Karaman’da Türkiye’nin en iyi fabrikalarından biri yapmak istiyoruz, bizim amacımız bu.

DÖHLER’de herkesin mutlu olduğu, işverenin mutlu olduğu, çalışanların mutlu olduğu bir refah düzeyine ulaştığı fabrika istiyoruz, onun için mücadele ediyoruz.