Merkezi İstanbul’da olan Pendik Devrekliler Derneği tarafından “Zonguldak İçin, Geleceğimiz İçin Bir Çift Sözümüz Var. Güneş Yeniden Doğmak Üzere, Elmaslar İstanbul’da Toplanıyor” adı altında konferans gerçekleşti.
Söyleşiye İstanbul’un tüm bölgelerinden, Zonguldak’ın, Ereğli ve Devrek başta olmak üzere tüm ilçelerinden, Tekirdağ,dan, Kocaeli’den,Konya’dan, Bursa’dan ve çevre illerden çok sayıda davetli katılırken söyleşiye yoğun ilgi oldu. Pendik Atatürk Kültür Merkezinde yapılan söyleşiye konuşması olarak, Prof. Dr. Güngör Karauğuz ile Sosyolog Kemal Karabostan konuşmacı olarak katıldı. Açılış konuşmasını ise Dernek Başkanı Ziya Öncan yaptı. Devrek Belediye Başkanı Mustafa Semerci, Ereğli Kent Konseyi Başkanı Noyan Keskin, Zonguldak Dernekleri Federasyonu. Başkan Yardımcısı Gurbet Altay ve Ereğli Dernek Başkan Yardımcısı Metin Kara’da yaptıkları konuşma ile günün anlamını vurguladılar. Bu organizasyona, İstanbul’un tüm bölgelerindeki ve çevre illerdeki Zonguldaklıların yanı sıra Zonguldak’tan da pek çok katılımcı iştirak etti. Söyleşi de Zonguldak Bölgesi’nin tarihi üzerinde ağırlıklı olarak durulmuş ve bu konuda konuşan Prof. Dr. Güngör Karauğuz tarafından bölgenin tarihi eskiçağlardan itibaren ele alındı. Prof. Dr. Karauğuz: “Eskiçağda ilk yerleşmelerin günümüzden 7 bin 500 yıl önce Devrek ve çevresinde görülmüştür. Fatih Sultan Mehmet Han’ın Amasra’yı fethiyle birlikte de Devrek ve çevresinin Türk-Müslüman nüfusunun artmış ve bölgede Oğuz boylarının konar-göçer yörük topluluklarının iskanı yoğunluk kazanmıştır. Zonguldak’ın, 1871’de Çaycuma’ya bağlı sadece bir iskele iken 1918 yılından sonra liva/sancak konumuna gelmiştir” dedi.
Ayrıca Prof. Dr. Karauğuz, Osmanlı döneminde Zonguldak’taki maden ocaklarında çalışanların kazmacılar, ameleler, katır ve hayvanlar ile ocaklardan tren veya denize kadar kömür nakledenler, ocaklar içinde kullanılan direkleri götürenler ile kıyılardan gemiye ve merkez kaza limanına kömür nakil eden kayıkçıların ücretlerinin ne kadar olduğu ve çok zor şartlarda çalışıldığını vurguladı. Karauğuz şöyle devam etti; “Yakın tarihte maden ocaklarında yaşanan kazalarda kaybettiğimiz maden şehitlerine rağmen Zonguldak Türkiye Taş Kömürü (TTK) maden ocaklarına alınacak 162 nitelikli işçi için Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğü’ne 4 bin 269 kişinin çalışmak için başvurması bölge insanın çaresizliği ortaya koymaktadır. Zonguldaklılar olarak birlik, beraberlik, dayanışma ve diyalog kültürümüzün daha da zenginleştirilmesi gerektiği üzerinde durulmuştur. Ortak akıl ile yapılacak yeni projelerin bölgenin kalkınması için acilen yürürlüğe konulması üzerine basılarak vurgulanmaktadır. Devletimizin Tarım ve Hayvancılıkta çok cazip teşviklerinin olduğu bu dönemlerde bölge halkının bu alanlarda bilgilendirilmesi ve teşvik edilmesi yönünde çalışmalar yapılmasına karar verildi. Bölgenin, Akademik bir heyet tarafından toprak ve iklim analizi yapılarak hangi bölgelerde nelerin yapılabileceği konusunda halkımızın bilinçlendirilmesi gereklidir.”
Global Zonguldaklılar Platformu öncülüğünde, “Zonguldak İçin, Geleceğimiz İçin Bir Çift Sözümüz Var’’ etkinliklerinin farklı bölgelerde tekrarlanarak yeni nesillere ışık tutmak adına, dünyanın neresinde olursa olsun tüm Zonguldaklılar bu çalışmaya katkı sağlamaya davet edildi.