“Yazmak yaşamak gibidir” Emekli Öğretmen ve Yazar Bestami Yazgan’ın konuşmacı olarak katıldığı ilk söyleşi, Türk Otağı Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlendi. "Şiiri olan milletler toplum olur" Çok sayıda minik öğrencinin de takip ettiği söyleşide Bestami Yazgan öğrencilerle birlikte, hem kendi yazmış olduğu hem de farklı şairler tarafından yazılan şiirleri seslendirdi. Şiirin kültürümüzdeki öneminden bahseden Yazar, “Her insanın şahsiyeti varsa her milletin de kültürü vardır. Bizim kültürümüzde şiirin önemi büyüktür. Şiiri olan milletler toplum olur. Küçük yaşta ninnilerle başlayan şiir serüvenimiz ölürken ağıtlarla devam eder. Vatanı, bayrağı, davayı, bütün insanlığı sevmeyi çok önemli şairlerimizden şiirle öğrendik.” dedi. Bestami Yazgan, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Ticarette paran kadar, siyasette oy’un kadar, normal hayatta ise kelime hazinen kadar konuşursun. Bu bakımdan kelime hazinenizi geliştirmek için mutlaka bol bol kitap okuyun. İnsanoğlu yazı ve kitabı bularak ölümsüzlüğü bulmuştur. Yazmak yaşamak gibidir. Dünya ağaç olsa çiçeği çocuklar, dünya bilgi olsa çiçeği kitaplar olurdu. Aklımızı bilgiyle, kalbimizi sevgiyle doldurursak ne kadar yaşlanırsak yaşlanalım yine güzel olmaya devam ederiz.” “Kudüs, dünyanın en büyük açık hava müzesi” Damla Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen ‘Kudüs’ konulu söyleşiye ise Yazar Ahmet Turgut konuşmacı olarak katıldı. Ahmet Turgut, Kudüs’ün tarihi hakkında açıklamalarda bulunarak Kudüs’ün dünyanın en büyük açık hava müzesi olduğunu söyledi. Yazar Turgut, “Kudüs deyince Mescid-i Aksa, Hz. Meryem, Hz. İsa, Hz. Yahya, İmam Gazali aklımıza geliyor. Kudüs’ü fetheden ilk Müslüman Hz. Davud iken ilk ezan okutan ise Hz. Ömer’dir. Kudüs’ün ilk Türk yöneticisi Tolunoğlu Ahmet Bey’dir. Beş yüz yıldır Kudüslüyüz ama son yüz yıldır bunu maalesef yitirdik. Gönlümüzde birer Kudüs var. Bunu kaybedersek eğer farkında olmadan birileri gelir alır.” dedi. “Kudüs aynasında gördüklerimiz çok hoş değil” diyen Ahmet Turgut, “Kudüs ile olan hukukumuza hepimiz dönüp bakmalıyız. Esir olan Kudüs değil, Müslümanların aklı ve şuurudur. Hayatın, irfanın merkezi, tüm toplumların kıblesi Kudüs’tür. Kudüs’e yar olmayana yeryüzü de yar olmaz. Rengini Kudüs’ten alanlar kendi zamanlarına hükmeder.” diyerek sözlerini tamamladı.