Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği kariyer günlerine katılan hakem Özgür Yankaya, ne kadar baskı olursa olsun hakemlerin her zaman en iyi maçlarda, en büyük derbilerde görev almak istediklerini kaydetti."SEYİRCİ GELMEYEN MAÇLARDA BİZLER DE ZEVK ALMIYORUZ"Hakem Özgür Yankaya, düzenlenen etkinlikte öğrencilerle bir araya geldi. Edirne Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen kariyer günlerine Milli Eğitim Müdür Vekili Hüseyin Günay, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Futbol hakemi Yankaya, öğrencilere kariyerindeki süreci anlatarak, "Hakemlik aslında baskıya dayanma gücüyle de ölçülebilir. Yani biz aslında seyircisi bol olan maçlarda nasıl seyirciler, taraftarlar ve televizyonun başındakiler zevk alıyorsa, bu hakemler için de böyledir. Seyircisi olmayan, taraftarı olmayan takımların ya da maça özgü konuşuyorum yanlış anlaşılmasın, taraftarı az olan ve statlara seyircisi gelmeyen maçlarda bizler de zevk almıyoruz. Taraftar size bir baskı unsuru olabilir diye düşünebilirsiniz, ancak işimiz bu. Seyirci sayısı arttığında siz de buna bir alışkanlık kazanıyorsunuz. O seyirciyi duymuyorsunuz. Bu maçlardan keyif almaya bakıyorsunuz. Her hakem en zor maça çıkmak ister, derbi müsabakasına çıkmak ister. Hakem de, futbolcular gibi en iyi maçlara çıkmak ister, futbolcular nasıl önemli maçlarda gol atmak isterse ya da bir kaleci çok önemli bir maçta iyi bir kurtarış yapmak isterse, hakem de önemli derbi müsabakasında başarılı çıkmak ister" dedi."HAKEMLER BAŞARILARIYLA DEĞİL BAŞARISIZLIKLARIYLA, HATALARIYLA GÜNDEME GELİR"Hakemlerin başarısızlıklarıyla ve hatalarıyla gündeme geldiğini dile getiren Yankaya, "Tabi bir futbolcu önemli bir maçta gol attığı zaman onun başarısını konuşacak, golünü konuşacak. Ama hakem başarılı bir maç yönettiği zaman hiç konuşmazlar hakemi, ne zaman bir başarısız maç yönetirse ya da hata yaparsa orada gündeme gelir. Maalesef bizim şöhretimiz de bazen böyle oluyor" şeklinde konuştu.Yankaya, öğrencilere hakemliğe başlamadan önce futbolcu olma hayallerinin olduğunu belirterek, "Sizler de biliyorsunuz, her şeyin başı hayal ile başlıyor. Hayal kurarak, bir hedef belirliyorsunuz kendinize ve o hedefinizde basamaklarda devam ediyorsunuz. Sonuçta bu hayal ile bir futbol camiasının içinde buluyorsunuz kendinizi. Ben de sizin gibi futbolcu hayalleri ile devam ederken Trakya Üniversitesi’nin son sınıfında bir grup arkadaşla madem bu futbolu oynuyoruz, o zaman kurallarını bilmemiz gerektiğini düşünmüştük. İyi bir grupla futbol hakemlik kursuna başladık. Hakemliğe başlayarak ilk adımımız attık. Tabi oradaki hakem hocalarımız bizlerin hakemlik yapabileceğimiz söylediler. 1999 yılında futbol macerası orada biterek, hakemliğe başlamış oldum. Başladığımız süreçte yükselerek 2007 yılında Süper Lig’e yükseldim" ifadelerini kullandı.