Ermenek’te 28 Ekim 2014 yılında meydana gelen maden faciasının yıldönümü vesilesiyle TBMM’de söz alan CHP Karaman Milletvekili Av. İsmail Atakan Ünver, Ermenekli hemşehrilerinin sorunlarını gündeme getirdi. TBMM kürsüsünde yaptığı konuşmada, 28 Ekim 2018 yılında Ermenek'te meydana gelen maden faciasını hatırlatan CHP’li Ünver; “Ermenek’te meydana gelen ve benzerine az rastlanan kazada, ocağı su basmış; yer altında öğle yemeği yiyen işçiler, madende mahsur kalmıştı. Kazadan sonra 18 madenciden haber alınamadığı yönünde gelen bilgiler üzerine endişeli bir bekleyiş başlamıştı. Arka arkaya gelen ölüm haberleri, beslenen umutları da bir bir söndürmüştü. Son cenazelere kazadan ancak 37 gün sonra ulaşılabilmişti.” dedi. TÜM TÜRKİYE ACIMIZA ORTAK OLDU Türkiye'nin gündemine düşen Ermenek maden faciasının ardından; “Oğlum yüzme bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?” sözleriyle yürekleri sızlatan, madende hayatını kaybeden Tezcan Gökçe’nin annesi Ayşe Gökçe’nin feryadını ve babası Recep Gökçe’nin kameralara yansıyan yırtık lastik ayakkabısını hatırlatan CHP’li Ünver; “Tüm Türkiye bu acıya ortak olmuştuk. Sonrasında şehit madencilerin yakınları, gerek devletin gerekse de özel sektör ve yardımsever vatandaşların katkısıyla bir takım maddi yardımlar aldılar.” diye konuştu. RAHMETLE ANIYORUM Maden faciasının sorumlularının 14 yıldan 21 yıla varan hapis cezasına çarptırıldıklarını aktaran CHP’li Ünver; “Ama ne var ki, ne sağlanan ekonomik imkânlar ne de verilen cezalar kaybedilenleri geri getiriyor. Aradan 4 yıl geçmiş olsa da, o günlerde yaşanan acı hâlâ içimizde. Bu vesileyle Ermenek’te kaybettiğimiz 18 maden şehidimizle birlikte, tüm maden şehitlerimizi ve iş cinayetlerine kurban verdiğimiz emekçileri saygı ve rahmetle anıyorum.” dedi. İKİ TANE MADEN OCAĞI KALDI Ermenek’te yaşanan maden kazasının, kaybedilen hayatlar yanında, Ermenek açısından başka bir boyutu olduğunu ifade eden İsmail Atakan Ünver sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kazadan önce Ermenek’te 8 kömür ocağı çalışırken, bugün birisi altı aylık dönemler halinde çalışma yapan sadece 2 Ocak faal kalmıştır. Kazadan önce tüm Ocaklarda 2700 işçi çalışırken, bugün faal olan 2 Ocakta, sadece, 380 işçi çalışmaktadır. Bu işçilerin yarısından fazlası da yılda ancak altı ay çalışabilmektedir.” TÜM SEKTÖRLERİ OLUMSUZ ETKİLEDİ Ermenek’te madenlerin çalışmamasının nakliye sektörünü de olumsuz etkilediğini söyleyen Ünver; “Kazadan önce Ermenek’teki nakliyeciler kooperatifine 130 kamyon kayıtlı iken bugün sadece 80 araç kayıtlıdır. Bunların çoğu da madenlerden yük alamamaktadır. Ermenek’te esnaf da kan ağlamaktadır. 30 bine yaklaşan nüfusuyla Karaman’ın en büyük ilçesi olan Ermenek açısından, kazadan önceki işçi sayısı dikkate alındığında, neredeyse nüfusunun yarısının geçimi, doğrudan madenlerden sağlanmakta idi. Dolaylı olarak madenden gelir elde edenler de hesaba katıldığında, Ermenek’in hemen hemen tamamının geçimi, madenlerin çalışmasına bağlıdır.” şeklinde konuştu. MADENCİLİK OLMAZSA OLMAZDIR Ermenek’te yapılan küçük çaplı meyvecilik ve sebzeciliğin ilçe geçimini sağlamaya yetmediğini vurgulayan Milletvekili Ünver konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Bugün Ermenek’te esnafı, madenden emekli olanlar ayakta tutmaktadır. Madenden emekli olanlar azaldıkça, Ermenek ekonomisi de tamamen bitecektir. Bir dönem Karamanoğulları Beyliği’ne başkentlik de yapan Ermenek’in içine itildiği bu çaresizlik, derin tarihi geçmişine de yakışmamaktadır. O yüzden Ermenek’te madencilik, olmazsa olmazdır.” ERMENEK'TE KÖMÜR HAYATTIR Kömürün Ermenek halkı ve ilçe ekonomisi için birçok şey ifade ettiğini dile getiren Ünver; “Ermenek’te kömür, sadece kömür değildir” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Ermenek’te kömür; gelinlik kızların çeyiz sandığı, delikanlıların düğün parasıdır. Askerdeki Mehmetçiğin cep harçlığı, gurbetteki öğrencinin kitap parasıdır. Ailelerin geçim kaynağı, Ermenekli çocukların nafakasıdır. Kısacası Ermenek’te kömür; sadece kömür değil, sofralarda katık, heybelerde azık, yüreklerde yaradır. Ermenek’te kömür; hayattır.” MADENLERİN ÇALIŞMASI ZARURETTİR Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre ülkemizdeki linyit rezervinin 17,3 milyar ton olduğunu ifade eden Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver; “Bu, 350 milyar dolarlık bir servet demektir. Türkiye bu rezervi çıkarmak yerine, sürekli kömür ithal etmekte ve en çok kömür ithal eden ülkeler sıralamasında 7. durumdadır. Yapılan ithalatın faturası da yıllık 3-4 milyar dolardır. Bu nedenle ülkemizde, çalışmayan tüm kömür madenlerinin çalıştırılması zaruret olmuştur.” diye konuştu. ERMENEK’İN KURTULUŞU BUNA BAĞLI CHP’li Ünver TBMM kürsüsünden yaptığı konuşmayı şu şekilde sürdürdü: “Soma faciasından sonra, alelacele yapılan düzenlemelerdeki şartların ağır olduğu gerekçesiyle özel sektör, madenleri çalıştırmamaktadır. Öyleyse, özel sektörün yapamadığını, devlet yapmalı; kamuya ait maden işletmelerindeki rödovans sözleşmeleri iptal edilerek kamuya ait madenlerin, kamu tarafından işletilmesi sağlanmalıdır. Kömür madenciliğinin ve Ermenek’in kurtuluşu buna bağlıdır. BAKANLIĞA SESLENDİ Konuşmasını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na seslenerek bitiren Ünver; “Milletin kürsüsünden Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’na sesleniyorum: Yürütülen madencilik anlayışı artık sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. Ermenek ve kömürle hayat bulan tüm şehirlerimiz, bu adımın atılmasını beklemektedir. Seslerini, sesimizi duyun artık…” dedi.