Açıklamasına Çocuk Hakları günü ile ilgili bilgiler vererek başlayan Başkan Koz: “Özellikle savaş ve yoksulluğun hüküm sürdüğü coğrafyalarda yaşam mücadelesi veren çocukları korumak ve koşullarını iyileştirmek için 20 Kasım 1989 tarihinden bu yana 20 Kasım, ‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ olarak kutlanmaktadır. Çocukların yetişkinlerden daha farklı ihtiyaçlara ve haklara sahip olması gereğinden yola çıkılarak; bu sözleşme ile çocuk hakları güvence altına alma hedeflenmiştir. Çocuk hakları, hem kanunen hem ahlaki olarak dünya üzerindeki bütün çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, yaşama, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini birden tanımlamakta kullanılan evrensel bir kavramdır” dedi. Sözlerinin devamında ise Başkan Yasim Koz, ekonomik sıkıntıların çocukları da etkilediğine işaret ederek; “Elbette bu meseleler dinimizce de yasaklanmış, teminat altına alınmıştır. Her Müslümanın dikkat etmesi gereken duyarlı olması gereken meselelerdir. Bu konuda her birey, her kurum üstüne düşen görevi yapmalıdır. Ne var ki sözleşmelerde, kitaplarda yazmayan çocuk hakları da vardır. Mesela; her çocuğun yeni bir ayakkabı, yeni bir elbise giymeye hakkı vardır. Her çocuğun ücretli oyun eğlence parklarına gitmeye hakkı vardır. Her çocuğun oyuncak oynamaya hakkı vardır. Her çocuğun çikolata yemeye hakkı vardır. Bugün çocuklar ebeveynlerinden bir şey istedikleri vakit aldıkları ya sabır nasihati, ya sert bir bakış. Ebeveynler, bu ekonomik tabloda çocuklarının ancak karınlarını doyabilmekteler hatta maalesef onu da başaramayan ebeveynler mevcut. Ebeveynlerin kazancını, bu kazancın alım gücünü korumakla mükellef iktidar ise ekonomik olarak bu kadar kötü durumdaki insanımıza provokatör, yalancı gibi yaftalar ile algı yönetme derdinde. Ülkeyi kendi yaşam alanları ile aynı gören, vatandaşın kendileri kadar kazandığını zanneden hükümete çağrımız lütfen algı yönetmeyi bırakın ülkeyi yönetin. İnsanları sömüren değil, onlara iş imkanı sağlayacak tesisler inşa edin. Kazançlarını enflasyon canavarına yedirmeyin. Hemen önümüzde asgari ücretin belirlenmesi var bu asgari ücreti ‘insanca yaşam ücreti’ olarak görün artık ve ona göre bir iyileştirme yapın ki çocuklar çikolata yeme hakkına yeniden kavuşsun.” ifadeleri ile açıklamasını bitirdi.