“Uluslararası Gıda Politikaları ve Kalkınma” konusunun ele alındığı söyleşiye Mevlana Kalkınma Ajansı ve KOP Bölge Kalkınma İdaresi çalışanlarının yanı sıra Konya Büyükşehir Belediyesi, Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürlüğü, Konya Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü yetkilileri de katılım sağladı.<br /> <br /> Ülkemizin ulusal gıda ve tarım politikalarının Dünya üzerindeki ülkelerden farklılık göstermesinin temelinde şehirde ve kırsaldaki örgütlenmelerinin farklı olmasından kaynaklandığını belirterek sözlerine başlayan Mehmet Tarakçıoğlu, “Özellikle son yıllarda hem ülkemizde hem de Dünya üzerindeki kırsal alanlardaki yaşamın ıssızlaşması devletlerin ve hükümetlerin en büyük sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Şehirlere yöneliş hat safhada bu durum da tarımsal üretimin azalmasına dolaylı olarak da gıda politikalarının değişmesine yol açıyor. Nüfusun şehirlerde yoğunlaşması ve tarımla uğraşan kişi sayısının günden güne azalması bizim tarımsal ürünlere olan bağımlılığımızı daha fazla artırıyor. Bu durum ister istemez bizleri toprağı daha fazla ekip daha fazla ürün almaya sevk ediyor; ancak toprak bu noktada her zaman ekilip her zaman yüksek verim alınabilecek bir olgu değildir. Toprak da canlıdır ve verimi zamanla düşmektedir. Sayabileceğimiz pek çok nedenden dolayı yaşanan verim düşüşü ve artan maliyetler de Dünya üzerinde gıda fiyatlarında artışa ve dalgalanmalara sebep oluyor. Geçmişte kırsalda yaşayarak üretim gerçekleştiren kesimin günümüzde tüketici pozisyonuna geçmesi tarımsal üretimin azalmasına ve buna karşılık ise tarımsal ürün talebinin artmasına yol açıyor. Tabi bu durum da gıda güvenliği konusunu otomatik olarak daha önemli hale getiriyor. Aslında günümüzde aslına uygun olmayan üretimin, GDO’lu (genetiği değiştirilmiş organizmalar) gıdaların artması arz-talep dengesinin bozulmasından kaynaklanıyor. Dünya üzerindeki ülkeler gıda güvenliği konusunda pek çok çalışma yürütüyor. Yöresel ürün, organik ürün, GDO’suz ürün ve helal ürün gibi kavramların daha fazla karşımıza çıkması aynı sebepledir. Ülkemizdeki tarımsal üretime bakacak olursak kırsal nüfusla doğru orantılı olarak ilerlemektedir. Son yıllarda yaşadığımız bölgeden örnek verecek olursak gerek KOP Bölgesi ve gerekse de ülkemizin genelinde kırsal nüfus hem azalmakta hem de yaşlanmaktadır. Devletimiz ve ilgili bakanlıklarımız bu konuda bu durumun önüne geçmek için pek çok uygulama gerçekleştiriyor, kırsal nüfusu ve tarımsal üretimi yeniden canlandırmak için yeni projeleri hayata geçiriyor. Bu çok doğru bir yaklaşım; çünkü kırsaldaki kalkınmayı ve refahı artıramadığımız sürece gıda konusunda dışa bağımlı hale gelmekten kurtulamayız. Kırsal kalkınma ve tarımsal üretim, ülkemizin gıda ve tarım politikaları açısından vazgeçilmezi, olmazsa olmazıdır” ifadelerine yer verdi.