Nafaka kelime anlamı itibariyle geçimlik demektir. Yani nafaka alacaklısının geçimi için gerekli giderleri ifade eder. Nafaka yükümlüsü ise mahkeme kararında nafakayı ödemekle yükümlü tutulan kişiyi ifade eder. Nafaka alacaklısı, mahkemece lehine nafaka verilmesine karar verilen kişidir. Nafaka yükümlüsünün, icraya konu edilmiş bulunan bir nafaka kararına dayalı nafakayı ödememesi halinde nafaka yükümlülüğünün ihlali söz konusu olur.

Boşanma davalarında mahkeme tarafından belirlenen nafakaların ödenmesi yasal bir yükümlülüktür ve ödenmediğinde cezai yaptırımlara yol açmaktadır. Boşanma davalarında 4 tür nafaka vardır. Bunlar; tedbir nafakası, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve yardım nafakasıdır. Öncelikle nafaka borcu özel hale getirilmiş, ertelenemeyen ve silinemeyen özel bir borç türüdür. Nafaka borcu, sonraki aylara ertelenemez veya paraya çevrilemez. Nafaka ödenmediği takdirde nafaka alacaklısı tarafından şikâyet dilekçesi verilerek icra takibi başlatılır. Eğer borç yine ödenmezse nafaka borçlusu 3 ay süren tazyik hapsiyle cezalandırılır.

Tazyik hapis cezası, borçluyu borcunu ödemesi için zorlayıcı bir yaptırım olarak uygulanır. Bu yüzden tazyik cezası, ertelenemez, paraya çevrilemez. Adli sicil kaydına işlenmeyen tazyik hapis cezası, nafaka borçlusu borcunu ödemediği sürece uygulanabilir. Eğer nafaka alacaklısı şikâyetinden vazgeçerse veya nafaka borçlusu borcunu öderse tazyik hapis cezası da ortadan kalkmaktadır. Böyle bir durumda nafaka borçlusu hemen tahliye edilecektir. Ancak nafaka borçlusunun borcunu yeniden ödemediği ve nafaka alacaklısının yeniden şikâyet ettiği durumlarda tazyik hapis cezası da yeniden uygulanacaktır.

İcra ve İflas Kanunu’n 344. Maddesinde nafakaya ilişkin kararlara uymayanların cezası belirtilmiştir. Madde 344’e göre; Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir.

İcra ve İflas Kanunu 346. maddesinde, nafaka yükümlülüğünün ihlali davasına bakmakla görevli mahkeme İcra Mahkemeleri’dir. Nafaka yükümlülüğünün ihlali şikayetinde/davasında yetkili mahkeme icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi olacaktır.

İcra ve İflas Kanunu 347. Maddesine göre ise “Şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer” hükmü yer almaktadır. O halde nafakaya ilişkin kararlara uymama şikayetinde zamanaşımı süresi 3 aydır.

Birikmiş nafaka alacağının ödenmemesi halinde de icra takibi başlatılabilir. Birikmiş nafaka olarak geçmişe dönük son 10 yıllık nafaka alacağını talep edilebilir. Ancak birikmiş nafaka alacağı için icra ceza mahkemesinde şikayet yoluna başvurulamaz. Şikayet, aylık nafakanın ödenmemesi halinde yapılabilir. Tüm bu anlattıklarım ışığında bu işi uzman ellere bırakmanızı ve bu konuda da uzman bir avukattan yardım almanızı kesinlikle öneririm.