İsim ve soy ismin değiştirilmesi, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesi ve düzeltilmesini gerektirdiğinden dolayı esasen bir çeşit nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır.
İsim ve soyadı değiştirme davası ile düzeltme davası karıştırılmamalıdır. Ad ve soyad değiştirme davalarında davacı, ad veya soyadını tümüyle değiştirmekte veya mevcut ismine yeni bir isim eklemektedir. İsim ve soyadı düzeltme davasındaysa; davacı, isminde mevcut olan bir hatayı ortadan kaldırarak ismi düzeltmektedir. Her iki davanın da hukuki niteliği aynıdır ancak isim veya soyadı düzeltme davalarında tanık dinlenmeden dahi hataların çoğu düzeltilebilmektedir.
Türk Medeni Kanunumuzun "Adın Değiştirilmesi" Başlıklı 27. Maddesine göre: "Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir."
Ad ve soyad değişikliği davalarına ilişkin haklı sebepler kanunda özellikle olarak sayılmamıştır. Bu nedenle bu davalarda baz alınacak haklı sebeplerin neler olduğu hususu, hakimin takdirine bırakılmıştır. Örnek vermek gerekirse; Kişinin kendi ismini gülünç ya da komik bulması, kişinin çevresi tarafından kimliğinde yazan isimden farklı bir isimle tanınması, adın bir suçluya ait olması isim değiştirme davası için haklı sebeplerden biri olarak görülebilmektedir.
İsim değiştirme davaları ve soyadı değiştirme davalarında davacı, isim veya soy ismini değiştirmek isteyen kişidir. Ayrıca 18 yaşından küçük çocuklar için velayet kendisine bırakılmış olan ebeveyn de bu davayı açabilmektedir. İsim ve soy isim değiştirme davalarında davalı ise Nüfus Müdürlüğü olacaktır.
İsim ve soy isim değişikliği davası için yetkili mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Davacı, davayı ikametgahının bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açabilir.İsim ve soyadı değiştirme davasına Nüfus Müdürlüğü tarafından görevlendirilmiş bir memur ise davalı olarak katılır.
İsim ve soyadı değiştirme davası, gerekli prosedürler hızlı bir şekilde yerine getirildiğinde ilk celsede veya en geç ikinci celsede tamamlanır. Dava mahkemeden mahkemeye değişmekle birlikte 3 ay – 5 ay gibi bir sürede tamamlanır.
Medeni Kanun madde 27 gereği, ad ve soyadı değişikliği kişinin diğer şahsi hallerinde değişiklik meydana getirmez. Yani, davacı tarafından açılan isim değiştirme davası sırasında kişinin diğer bilgileri değiştirilemez. Ad ve soyadı değiştirme davası kabul edildiğinde mahkeme değişikliği yerel veya ulusal bir gazetede ilan ettirir ve nüfus kayıtlarında gerekli değişikliğin yapılması için mahkeme kararını nüfus müdürlüğüne bildirir. Yine Türk Medeni Kanunu madde 27’ye göre, ad ve soyadı değişikliği nedeniyle herhangi bir şekilde zarar görenler, değişiklikten haberdar olunmasından itibaren 1 yıl içerisinde isim ve soyadı değişikliği kararının kaldırılması için dava açabilir. Ancak, belirtmek gerekir ki buradaki zarar objektif ve ispatlanabilir bir zarar olmalıdır. Örneğin bu değişikliğin bir zarar doğurma ihtimali olmalıdır.