Hangi maden ocağı olursa olsun hiçbirinin çevreye ve insanlara zarar vermediğini, kimse iddia edemez az veya çok hepsi Ekosisteme tahribat yapmaktadır.

Hızla gelişen teknolojik ortam, insan ihtiyaçlarının hızla artması, insanoğlunun doyumsuzluğu ihtiyacı geometrik olarak artırmaktadır. Başka ülkemiz olmak üzere gelişmekte olan ülkeler alternatif yenilenebilir enerjiler yerine fosil kökenli enerji kaynaklarına Kömür, Mermer, Altın ocaklarına yönelmeleri/yönlendirilmeleri izah edilmesi gereken olaylardır.

Her türlü madenin üretim yapan ülkelere bakıldığı zaman 10.milyon km² yüzölçümü ve 64 en gelişmiş ülkelere sahip Avrupa kıtasın ’da     hiç mi maden yok ve yüzyıllar önce açılmış olan dünyanın en büyük Taş kömürü rezervlerine sahip Almanya maden ocaklarını kapatmaya başladı  asıl düşünmemiz gereken konuların başında bu gelmektedir. Avrupa ülkelerinin büyük şirketleri niçin üçüncü dünya ülkeleri ve gelişmekte olan ülkelerde her türlü maden ocakları açmakta yerli şirketler ile için ayrıca fabrikaları bu ülkelere yatırım yapmakta teşvikler vermektedir acaba neden?

Avrupa  ülkeleri maden bölgesindeki bozulan flora dengesi ,maden bölgesinin yırtılmış, delinmiş bozulmuş görüntüsü ,maden işletmesi  sonrası insanların kullanımına sunulması konusundaki zorluklar bölgedeki yeşil bitkilerin eski haline getirilmesi kısacası maden bölgelerindeki rehabilitasyonların zorluğundan ve kendi insanlarına verdikleri önem yüzünden sömürgeciliğin gelişmişliğin bir göstergesi olarak kendi ülkesinde meydana gelebilecek herhangi bir çevre felaketini olumsuzluğu önlemek amacıyla üçüncü dünya ülkelerine yönelmektedirler. Çünkü onlar açısından kendi ülkesinin güvenliği insanlarının huzur   refahı sağlıklı olması önemli olan büyük hastaneler yapmak değil vatandaşları hastanelere muhtaç ettirmemek dikkat edilirse Avrupa ülkeleri yatırımlarını Afrika ,Asya ,Ortadoğu ve Güney Amerika ülkelerine yapmaktadırlar çünkü bu ülkeler diktatörlükle yönetilen, gelir seviyeleri düşük ,insan haklarının olmadığı. kendi vatandaşlarını bile sömüren doğaya ve insana değer vermeyen gelecekleri ile ilgili bir planları olmayan ülkelerdir.

Ülkemizde de son yıllarda olumsuz ÇED raporlarına ve vatandaşların doğamızı katledemezsiniz, bizleri yerimizden yurdumuzdan kavamazsınız,tarım olmaz ise bizleri  açlığa mahkum edemezsiniz haykırışlarına karşın HES, yapılmakta Mermer ocakları özellikle karamanın köylerinde Taşkale’de vahşi bir şekilde açılmakta  ocakların molozları tarım arazilerine atılmakta tarım yapılamaz haline getirilmektedir, yollar bozulmakta  bozulan yollarda kazalar meydana gelmekte  ayrıca bu bozulan yollar devlet tarafından yapılmakta ve hazine büyük zararlara uğramaktadır. Taşkale köylülerinin o kadar isyanına karşın mermer ocak sahipleri ve kamu yetkililer bu durumun düzeltilmesi için harekete geçmemektedirler, ,bu ilgisizlikten dolayı tarım terk ediliyor zaten boşalmış olan köyler tamamen terk ediliyor.

Bu madenlerin çıkarılması ülke için elzem ise  maden ocaklarının vahşice değil  kurallara uygun,doğaya saygılı maden ocaklarının rezervi bittikten sonra doğa ile uyumlu bir şekilde kapatılması ağaçlandırılması gerekir.bu maden ocaklarını

devletin denetlemesi ,bölge sivil toplum kuruluşlarının ve bölge halkının takipci olması gerekir eğer gelecek nesillere güzel bir dünya bırakmak istiyorsak; kullanılmış olan maden ocaklarının hiç olmazsa Rehabilitasyon tabi tutulması , botanik parklar yapılması doğaya entegre edilmesi gerekmektedir.       ancak  istatistiklere  göre şu an yüz maden ocağından sadece iki tanesi bu işleme tabi tutulmaktadır.

Bütün dünyada tüketimin hızlanarak körüklendiği bu kapitalist düzende özellikle geri kalmış ülkelerde daha çok maden ocakları açılıp güzelim dünyamızda açılmış olan irin dolu çıbanlar gittikçe büyüyecektir.

Sözün özü  maden ocaklarının zararları.

1-Arazinin Orijinal ve estetik yapısını

2-Yeraltı ve yer üstü su dengesinin bozulması

3-Tarım,orman ve rekreasyon alanlarının zarar görmesi

4- Patlamaların Oluşturduğu gürültü kirliliği ve tetiklenen heyelanlar

5-Toz sorunu,zehirli ağır metallerin oluşturduğu hava ve su kirliliği

6-Kilometrelerce yol yapımı gerekir devlete zararı ve trafik sorunu

7-Yaban hayatın yok olması

Bu dünya atalarımızdan bizlere gelecek nesillere aktarmamız için emanet bırakılmıştır; İhanet etmeyelim.