Bir kentteki tarihsel yapıların korunması, onarılması, kentsel ve yerel bilincin oluşturulmasının önemini bu kültürel mirasların halini gördükçe ne kadar şuur faaliyeti olduğunu daha iyi anlıyor insan!

“Bakmak ile görmek arasındaki fark”

Bakmak şahitliği görmek ise derinliği ifade eder. Görmek, derinliği, akıl, kalp ve gözün devreye girmesiyle gerçekleşir.

Bakmak bir göz hareketi, görmek ise şuur faaliyetidir.

Bakıştı geçicilik, görüşte seçicilik vardır.

İnsanların yaşadığı kenti sahiplenip sahiplenmediği, manevi değerlerine. Tarihi miraslarına, gelenek ve göreneklerine, kültürüne ne kadar sahip çıktığı ve koruduğu ile ölçülür. Bir de o kent medeniyetler şehri olduğunda beklentiler daha dikkat çekmektedir.

Bir tarihi mirası sadece bakmakla geçiştiremezsiniz, onu görmeniz gerekir, özümsemeniz zihninizde canlandırmanız gerekir.

Sadece bir bina olarak bakarsınız bu bakış size ve kentinize bir şey kazandırmaz, onun için görmeniz ruhuyla yaşamak lazım.

Karaman’da tarihi ve manevi miraslar konusunda bir sıkıntı yok. Sıkıntı bu varlıkları verdiğimiz değerle alakalı kamu kurumları ve vatandaş olarak. Vatandaşların müdahalesi sınırlı kalmaktadır ama kendini bunların korunması gelecek nesillere aktarılması için kurulmuş olan kurumların daha titiz davranması gerekmektedir.

Haddim olmayarak sizlere tavsiyem çevrenizdeki tarihi camilerimizi bir görün ,özümseyerek o dönemi yaşayın bakalım ne hissedeceksiniz? Birde bakın fotoğrafını çekin şahitlik edin, karşılaştırın, çektiğiniz fotoğraf ile hissettikleriniz ne kadar uyumlu? Hissettiklerini kendinizi bağlar şahsidir ama çektiğiniz fotoğraf toplumu bağlar.

Tarihi yapılar öncelikle Camiler, Mescitler, Medreseler alabildiğince sanattan, tarihi dokusundan  uzak restorasyonlar, fuzuli işgallere uğramaktadır.

Camilerin dış duvarlarına ve iç duvarlarına monte edilen klimalar, kablolar, reklam panoları, çatı olukları, güneş enerjileri tesisatları, cami içlerinde bulunan duvar saatleri ses sistemi kolonları, ilan tahtaları, sonradan yapılmış hiçbir estetiğe uymayan imam odaları, bunlar tarihimize saygısızlıktır. Kamu kurumların bunları derhal kaldırmalıdırlar.

Restorasyon, kültürel hazinelerin korunması, geleceğe aktarılmasını ve tarihi yapıların harap olan bölümlerinin daha fazla harap olmasını önlemek için aslına uygun biçimde yenilemek amacıyla yapılan çalışmadır. Eserin Eski haline geri döndürülmesi sırasında yapılacak Olan tasarım ve uygulama işlemleri, yapının veya eserin doğal yapısı ve özelliklerine uygun olarak yapılır.

Vatandaş üşümesin kalorifer peteği döşeyelim, yağmurdan ıslanıyor cephesini camekanla kaplayalım, çatısına TV vericisi, güneş enerjisi koyalım gibi tarihi dokuyu bozmak için yapılmaz.

BU ÇALIŞMALAR TARİHİMİZE MANEVİYATIMIZA  İHANETTİR!