Hayallerinize Koşun 
 
Masanın yanına durdu öğretmen. Bir şeyler söylecekti belliydi. Biraz sessizlik oldu..Öğrencileri pırıl pırıl gözlerle pür dikkat bakıyorlardı genç öğretmene.. 
Ve başladı öğretmen:

‘ Çocuklar geleceğe dair güzel hayaller kurun ve peşinden ‘Hayallerinize Koşun.’

Sizin gibi ilköğretim yaşlarında bir öğrenci vardı. Teneffüslerde arada bir öğretmen masasının yanına gelir boş sınıfı süzerdi. Yıllar sonrasına gider öğretmen olduğunu hayal eder acaba o yıllar gelir mi diye hayal kurardı. Öğretmenlerini o kadar çok severdi ki hayalindeki meslek olarak öğretmenliği görürdü.. 
Ve bir gün hayalden uyandı. Evet şimdi.. Çocuklar o hayal kuran kişi karşınızda sizlere ders veriyor..
Zaman su gibi akıp gitti ve şu an hayallerimin sonucunu yaşıyorum. Güzel hayaller kurun ve hayallerinizin peşinden koşun.. Bir gün mutlaka gerçekleşecektir… 
Meşhur bir öykü vardır.Bu öykü, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışta koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğluna aittir. Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı. 
Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi hocası.. 
Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini anlatan 7 sayfalık bir kompozisyon yazdı. Hayalini en ince ayrıntılarıyla anlattı. 
Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi. Ertesi gün hocasına sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi.. ;
İki gün sonra ödevi geri aldı. kağıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir "0" ve "Dersten sonra beni gör" uyarısı vardı. "Neden "0" aldım?" diye merakla sordu hocasına, çocuk.. "Bu senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal" dedi, hocası.. "Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir. 
Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da alman gerekiyor. Bunu başarman imkansız" ve ekledi: "Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm." 
Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. "Oğlum" dedi babası "Bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu senin hayatın için oldukça önemli bir seçim!." 
Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü hocasına.. "Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin" dedi.. 
"Ben de hayallerimi..".....
O orta 2 öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1000 metrekarelik evinde oturuyor. Yıllar önce yazdığı ödev şöminenin üzerinde çerçevelenmiş olarak asılı. 
Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen, geçen yaz 30 öğrencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine "Bak" dedi, "Sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmeninken, hayal hırsızıydım. O yıllarda öğrencilerimden pek çok hayal çaldım. Allah' tan ki, sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın."
Bana hayallerimin peşinde koşmamı öğreten saygıdeğer öğretmenlerimi sevgiyle anıyorum.. Saygılarımla..
Eğitimci Fatih Bircan
www.fatihbircan.com